Soft Skills, Problem Solving ve Sınırların Ötesinde Düşünmek: Malaga Günlükleri (Bir Erasmus+ Hikâyesi)
- Editör
- 26 May
- 2 dakikada okunur
📝 Umay Dilara Kuşcu
Herkese Malaga’dan merhaba! - Bu yazı GAE Ofisinde yazılmasına rağmen 🙂 -
Daha önceki paylaşımlarımızdan gördüğünüz üzere, “Healthy Mind Efficient Work” başlıklı Erasmus+ projemizde GAE ekibi olarak biz de vardık. 6 - 14 Mayıs tarihleri arasında İspanya’nın Malaga şehrinde gerçekleşen bu projede; Türkiye, Ukrayna, İtalya ve İspanya’dan gelen katılımcılar olarak biz gençlerin kariyer yolunu çizmesine yardımcı olacak yetkinlikleri konuştuk ve bu yolda yürürken mental sağlığımızı nasıl koruyacağımızı tartıştık. Yalan söyleyemeyeceğim self-care workshopları favorimdi.

Ben bu projede 2 tür deneyimle karşılaştım diyebilirim. Öncelikle havaalanında ilk görüşmemizden bahsedeyim. Grup olarak birbirimizi tanımıyorduk ama takım ruhu ilk karşılaşmada hissedildi ki projenin ilerleyen günlerinde çıkardığımız güzel işlerden de anlaşıldı bunlar ama çıkardığımız işler bir başka paragrafın konusu, o sebeple bekleyin.
İlk deneyimime gelirsek; hepimizin meslek alanı farklıydı. Aynı dil ve kültürden gelmemize rağmen baktığımız pencereler ve alanımızın getirdiği deformasyonlar farklıydı. Bir örnek verecek olursam uçaktan bakarken daire şeklinde tarlalar gördük. Ben bu tarlaların zaman ve alan kullanımı açısından verimli olduğunu düşündüm. Bir başka takım arkadaşımız tarla sahiplerine hisse dağılımının kolay olacağını düşündü. İlk başta bu farklılıklarımızı garipsesem de sonraları buna bayıldım. Bu farklılıklarla bir Voltron oluşturduk diyebilirim. Kişisel yorumum olarak da beni oldukça geliştirdi.
Bir diğer deneyimim yabancılar… Kültürler farklı, diller farklı, yaşanılan hayatlar farklı. 8 günlük bu yolculuktan döndüğümde biraz daha hayatı yaşamaya odaklandım diyebilirim. Gücümün benden geldiğini her türlü sorunu aşabileceğimi fark ettim ve bu farkındalık stresimi azalttı. Yabancılar biraz daha hayatın tadını çıkarmaya yönelik yaşıyorlar.
Biz Türkler olarak görev bilincimiz daha gelişmiş diyebilirim. Yaptığımız çalıştayda da her etkinliğin saati saatine planlanmış olmasından da anlamış bulundum. (Dipnot: Planlı olmamız çalıştayımızın sıkıcı geçtiği anlamına gelmiyor.) Diğer grupların çalıştay konuları: Ukrayna ekibinin CV Hazırlama ve Mülakat, İtalya Self-Care, İspanya ev sahibi ülke olarak belirli bir gün yerine haftaya yayılmış şekilde Stres Yönetimi ve Zaman Yönetimi etkinlikleri düzenledi. Türk ekibi olarak biz, Soft Skill ve Problem Solving çalıştayları yaptık. Bütün takımlar güzel faaliyet gösterdi.
Ukrayna’nın mülakat senaryolarına bayıldım. Bu senaryoda, “Her şeye hazırlıklı olmaya çalışıyorsun bu da mülakat sürecini yapaylaştırıyor.” tarzında bir geri bildirim aldım.
İspanyolların hareketli etkinliklerinde eminim bir kaplumbağa kadar yavaşımdır. Kendi çapımda hızlı olmamın gururunu yaşıyor ve İspanyolların enerjik tarzlarına yakınlaşmayı diliyorum 😄
İtalyanların Self-Care gününde kendime daha doğrusu mental sağlığıma nasıl bakmam gerektiğini öğrendim.
Bizim çalıştay günümüzde ise takımımızın düzen ve doğaçlama arası yakaladığı bu ahenge bayıldım. Soft Skill etlinliklerimizde soft skill anlamında kendilerini bağdaştırdıkları hayvanı ve dönüşmek istedikleri hayvanı sorarak doğaya götürmüş olduk. İnsan ve doğa kelimeleri kelime olmaktan çıktı ve herkeste rahatça kendini ifade etme gücünü oluşturdu. İkinci oturumumuzda ise hayal güçlerini besler şekilde bir robot tasarlamalarını istedik. Konuşulan soft-skiller ve kültürel farklılıkları gösteren huylar ekledik. Ortaya eğlenceli projeler çıktı diyebilirim.
Problem Solving günün son oturumuydu. Bu oturumda katılımcıları sınırların ötesinde düşünmeye teşvik eden bir bulmaca sorarak günün son saatleri canlanmalarını sağladık ve vaka analizi çalıştayımıza başladık. Eğlenceli başlayan günümüz öğrendiklerimizi pekiştirdiğimiz bir etkinlikle kapamış olduk.
Bu yazıyı yazdığım şu dakikalarda her şeyi tekrar tekrar yaşadım. Bu güzel ekibe ve enstitüye teşekkürlerimi sunarım. Birlikte daha nice etkinliklere görüşmek üzere. 👋
留言